Alıcılar ve satıcılar Girne pazarında artan fiyatlardan şikâyet ediyor
Girne akşam pazarında hem satıcılar hem de alıcılar fiyatlardaki keskin artıştan memnuniyetsizliklerini dile getiriyor. Satıcıların malları uygun fiyatta tutma çabalarına rağmen, halk ürünlerin çok pahalı hale geldiğini söylüyor. Satıcıların ifadesine göre pazar hâlâ işliyor, ancak alışveriş hacmi belirgin şekilde azaldı. Her iki taraf da enflasyonu dizginlemek için yetkililerden somut tedbirler bekliyor.
Satıcıların görüşleri
Iltifat Baynuroğlu, satışların kötü sayılamayacağını, ancak alıcıların zor durumda kaldığını belirtti. Hava koşullarındaki değişiklikler nedeniyle tarımsal üretim azaldı ve bu da fiyatların yükselmesine yol açtı. Kendisinin de bir tüketici olarak aynı zorluklarla karşılaştığını vurguladı. Ona göre sonbaharın gelmesi ve yeni üretim döngüsünün başlamasıyla durum bir miktar iyileşebilir.
Ali Keskin, ticaretin yavaş ilerlediğini söyledi: Şehir sakinlerinin bir kısmı tatile gitmiş, aileler ise okul döneminin başlaması nedeniyle ek masraflar yapıyor. Meyve ve sebze fiyatlarının keskin şekilde dalgalandığını vurguladı: “Bazen domates 15–20 liraya satılıyor, sonra birden 120’ye çıkıyor.” Ona göre bu şartlarda bazı satıcılar halkın alım gücünden çok kârı düşünüyor.
İsmail Altan, yüksek fiyatlara rağmen insanların pazara gelmeye devam ettiğini ve daha küçük miktarlarda da olsa en gerekli ürünleri almaya çalıştığını ekledi. Ergün Kazavanalı da alıcıların şikâyetleri olduğunu, ancak ticaretin yine de sürdüğünü kaydetti.
Kuruyemiş ve kuru meyveler özellikle pahalı hale geldi. Kadir Ertürk’e göre bu ürünler adeta birer lüks eşyaya dönüştü. Yer fıstığı ve antepfıstığının tedarik fiyatlarının çok yüksek olduğunu, en düşük kâr marjıyla bile nihai fiyatın çoğu alıcı için karşılanamaz olduğunu açıkladı.
Alıcıların görüşleri
Girne sakinleri de pahalılıktan şikâyetçi. Celal Tunçer, fiyatların ABD veya Birleşik Krallık ile kıyaslanabilir olduğunu, ancak Kıbrıs’taki gelir seviyesinin çok daha düşük olduğunu belirtti. Bazen pazarı boykot etme isteği doğduğunu, fakat tek başına bunun durumu değiştirmeyeceğini söyledi.
Cana Tanrıseven, artık ürünleri “yarım yarım” almak zorunda kaldığını çünkü gelirinin önceki miktarları karşılamadığını ifade etti.
Meri Ch. Bahadi, yerel üretimin olmaması ve dışa bağımlılığın fiyatları yukarı ittiğini kaydetti. Örnekler verdi: domatesin kilosu 100–130 lira, salatalık 100 lira ve fasulye 150 lira. Ona göre ülkede tarım tam kapasite çalışmaya başlayana kadar pazarın anlamı yok, çünkü fiyatlar süpermarketlerden neredeyse farksız.
Diğer alıcılar, aile bütçelerini artık planlayamadıklarını itiraf etti: standart sebze ve meyve seti bile fazla pahalı hale geliyor. Bazıları durumu “ümitsiz” olarak nitelendirdi.
Genel sonuçlar
Girne pazarı, hem üreticileri hem de tüketicileri etkileyen hızlı fiyat artışının daha geniş bir sorununu yansıtıyor. Satıcılar hava koşulları, nakliye giderleri ve hammadde fiyatlarının artması nedeniyle maliyetlerin yükseldiğinden şikâyet ederken, alıcılar bir zamanlar daha uygun görülen pazarın artık mağazalardan fiyat bakımından neredeyse farklı olmadığını belirtiyor.
Hem satıcılar hem de alıcılar bir konuda hemfikir: devlete müdahale düşüyor. Bu, yerel tarımın desteklenmesi, sübvansiyonlar, vergi teşvikleri veya lojistik maliyetlerinin düşürülmesine yönelik önlemler olabilir. Şimdilik vatandaşlar, durumun değişeceğini ve yiyecekleri aşırı harcama yapmadan yeniden alabileceklerini umuyor.
Ayrıca ilginizi çekebilir:
- Kuzey Kıbrıs’ta ülke çapında yapılan denetimlerde 2.576 sürücü kontrol edildi; 388’i cezalandırıldı
- Türkiye’nin kuzeydoğusunda sağanak yağışların ardından köprü çöktü, ülkenin güneyinde ise yangınlar ve tahliyeler yaşandı
- Kuzey Kıbrıs’ta polis bir dizi olayı bildirdi: 3 gözaltı, yangınlar ve araç yangını
- Kuzey Kıbrıs’ta “Hayalet Zırh” operasyonunda iki kişi tutuklandı
- Kuzey Kıbrıs’ta büyükbaş hayvan sıkıntısı yaşanıyor — canlı ağırlık ve et fiyatlarındaki keskin artış kasapları endişelendiriyor