Kıbrıs’ta yabancı vatandaşların katıldığı gayrimenkul işlemlerinde kontrol sıkılaştırılabilir
Kıbrıs Sayıştayının özel raporu “Yabancıların Gayrimenkul Edinimi Kontrolü”, bu tür işlemler için mevzuat ve denetim sisteminde ciddi boşluklar olduğunu ortaya koydu.
Rapora göre 2024 yılında yabancılar, Kıbrıs’taki tüm gayrimenkul işlemlerinin %27,35’ine katıldı. Ancak denetçiler, bu rakamın aslında düşük tahmin edildiğini, çünkü yabancı kontrolü veya çıkarları olan şirketler aracılığıyla yapılan alımların hesaba katılmadığını vurguluyor.
Ülke mevzuatı, yabancıların yalnızca belirli amaçlarla — konut, ticari veya endüstriyel kullanım — mülk edinmesine izin verir ve mülk türü ve sayısı açısından kısıtlamalar vardır. Ancak 2011’den itibaren, mevzuat AB hukukuna uyum sağladıktan sonra, AB ülkelerinde kayıtlı şirketler için bu kısıtlamalar geçerli değildir, hatta bunlar fiilen yabancı sermaye tarafından kontrol edilse bile. 2013 direktifi, gayrimenkul işlemlerine yatırım niteliği kazandırarak ticari kullanımını daha da artırdı. Raporda, bu kuralların mevzuat değişikliği olmadan uygulanmasının yasal sorunlar yarattığı vurgulanıyor.
Sayıştay bazı ciddi sorunları belirledi:
- Alıcıların mali durumunu değerlendirmek için objektif kriterler yok;
- Fon kaynağı doğrulaması yüzeysel yapılmakta;
- “Yabancılar” adlı kayıt sistemi önemli teknik eksikliklere sahip ve modernizasyona ihtiyaç duyuyor;
- Mülkün sonraki kullanımı ve ilan edilen edinim amaçlarına uyum üzerinde kontrol yok.
Denetçiler, mevcut kısıtlamaların resmi nitelikte olduğunu ve AB’de kayıtlı şirketler veya dış finansman şemaları aracılığıyla kolayca aşılabildiğini belirtiyor. Sonuç olarak, devletin yabancıların kontrolünde olan gayrimenkulün gerçek hacmi hakkında güvenilir verisi yok.
Rapor, Sayıştay tarafından ülkenin ekonomik, jeopolitik ve stratejik çıkarları dikkate alınarak yeni bir düzenleme stratejisi geliştirilmesini öneriyor. Ayrıca mevzuatın AB normlarına uyumlu hale getirilmesi, ancak satın alma aşamasında ve mülkün sonraki kullanımında daha sıkı kontrol ve şeffaflık mekanizmalarının uygulanması önerilmektedir.
Ayrıca, birçok AB ülkesinde ulusal güvenlik, kamu düzeni ve toplum çıkarlarının korunması gerekçesiyle yabancıların mülk edinimi üzerinde kısıtlamalar bulunduğu vurgulanıyor. Kıbrıs’ta bu önlemler henüz yok, bu da piyasa denetimi açısından ek riskler oluşturuyor.
Ayrıca ilginizi çekebilir:
- Kıbrıs’ta çocuk ürünleri konteynerinde yaklaşık 100 kg uyuşturucu bulundu
- Kıbrıs Okullarında Trafik Güvenliği Dersleri Başlatılıyor
- Pafos — Limasol Otoyolunda Ciddi Trafik Kazası: 25 Yaşındaki Yolcu Kritik Durumda
- Ulaştırma Bakanı, Baf’taki otobüs yangınından sonra bağımsız uzman talep etti
- Kıbrıs’ta banka mevduatları %6 artarak rekor 56,57 milyar €’ya ulaştı