Hastaların aileleri, Kıbrıslı doktorları geç kanser teşhisi koymakla suçluyor

Kıbrıs’ta, hastaların ölümüne yol açmış olabilecek iddia edilen tıbbi ihmal ile ilgili iki dava açıldı. Ölenlerin yakınları, doktorların ciddi tanı hataları yaptığını ve bunun tedavinin gecikmesine ve trajik sonuçlara yol açtığını iddia ediyor.

İlk davada konu, metastatik pankreas kanserinden ölen 63 yaşındaki bir kadın. Aile, tanı merkezi ve radyoloji uzmanına dava açtı. 18 Kasım 2021’de hasta, erken evre endometriyal kanser tedavisinden sonra karın ve pelvis MR’ına girdi. Doktor, sonuçların “önemli anormallikler içermediğini” belirtti. Ancak aynı merkezde 2 Temmuz 2023’te yapılan tekrar muayenede, peritoneal metastazlı pankreas tümörü tespit edildi. Kadın 24 Eylül 2024’te hayatını kaybetti.

Aile, retrospektif analizin tümörün 2021’de bile görünür olduğunu gösterdiğini ısrar ediyor. 1 Mart 2024 tarihli tıbbi raporda şöyle deniyor: “Pankreas kuyruğunda yavaşça küçülen boyutlarda bir lezyon gözlemleniyor… son incelemede yaklaşık 3,7 cm ölçüldü, 2/7/2023’teki incelemede 4,9 cm idi ve 18/11/2021 tarihli MR’da da tespit edildi.” Aile, doktorun raporda patolojiyi kaydetmediğini ve bunun geç tanıya ve hastanın ölümüne yol açtığını iddia ediyor.

İkinci dava, rahim ağzı kanserinden ölen 37 yaşındaki bir kadınla ilgili. Bir yıl boyunca semptomlarını jinekoloğuna bildirdi, ancak doktor yalnızca “servisit” teşhisi koydu ve ek testler için yönlendirmedi. Sadece bir yıl sonra başka bir uzmana başvurduğunda yapılan testlerde evre III rahim ağzı kanseri tespit edildi. Tedavi başlatılmasına rağmen hastalık çok ilerlemişti ve kadın Ocak 2025’te hayatını kaybetti.

Aile, ilk doktorun eylemlerinin ciddi bir ihmali temsil ettiğini, bunun geç tanıya ve hastanın ölümüne yol açtığını belirterek Kıbrıs Tıp Derneği’ne şikayette bulundu. Şikayet Şubat 2025’te yapıldı; dernek incelemeye başladı ve dava düzenleyici kurumlara sevk edilebilir.

Her iki dava da soruşturma aşamasında. Aile, iddia edilen tıbbi standart ihlali, geç teşhis ve yakınlarının kaybı nedeniyle tazminat talep ediyor. Bu davalar, özellikle kanser teşhisi ve ilk muayene konularında Kıbrıs’taki tıbbi kurumların ve uzmanların sorumluluğu üzerine tartışmaları yeniden alevlendirdi.