Kıbrıs’ın Schengen Bölgesi’ne katılımı en az 2027’ye ertelendi

Daha önce Schengen Bölgesi’ne katılım prosedürünü 2026 sonuna kadar tamamlamayı hedefleyen Kıbrıs Hükûmeti, bunun mümkün olmayacağı görüşüne giderek daha fazla yöneliyor. Bu, sorumlu kaynaklardan alınan bilgiler ve mevcut durum değerlendirmesi ile doğrulanıyor.

Nicel olarak nispeten az engel kalmış olsa da, bunların çoğu uygulanması zor ve önemli maliyetler gerektiriyor. En ciddi sorunlardan biri, Avrupa denetimleri için kilit bir nokta olan mülteci ve göç akışlarının yönetimidir.

Zorunlu şartlardan biri, Menoya bölgesinde “Limnes” olarak bilinen ön-gönderim merkezi kurulmasıdır. İdareye göre, merkezin bir kısmı bu yılın sonuna kadar hazır olacak, ancak diğer tesislerin yalnızca 2026 baharında tamamlanması planlanıyor.

Diğer önemli bir konu, Kıbrıs’ı bölen “Yeşil Hat”tır. Hat boyunca kurulan yeni kimlik doğrulama sistemi mevcut sorunları kısmen çözmüştür. Kıbrıs Hükûmeti, “Yeşil Hat”ı AB’nin dış sınırı olarak değil, kişilerin kimlik kontrolleri ve güvenlik gerekçeleri çerçevesinde denetlendiği özel bir rejim olarak görüyor. Sert bir sınırın oluşturulmasını önleyecek ve serbest dolaşım ilkesini koruyacak bir istisna getirilmesi konusunda görüşmeler sürüyor.

Diğer görevler arasında dijital sistemlerin güçlendirilmesi, deniz sınır kontrolünün iyileştirilmesi ve göçmen kabul merkezinin tam hazır hale getirilmesi yer alıyor. Tüm bu önlemler kritik önemde kabul ediliyor. Teknik gereklilikler yerine getirildikten sonra sürecin siyasi aşaması başlar; bu aşama geleneksel olarak oldukça zaman alır.

Ayrıca, Schengen’e katılım AB üye devletlerinin oybirliği ile onayını gerektirir. Bu karar alındıktan sonra bile prosedürlerin uyarlanması, personelin eğitilmesi ve yeni sistemlerin uygulanması için zamana ihtiyaç vardır — tahminlere göre en az altı ay sürecektir.

Olumlu gelişmeler olması halinde, Kıbrıs’ın Schengen Bölgesi’ne katılımı için gerçekçi süre 2027’ye kaymaktadır. Ancak, geri kalan yükümlülüklerin ne kadar hızlı yerine getirileceği ve Avrupa uzmanlarının hazırlık kalitesini nasıl değerlendireceği büyük önem taşıyor.

Avrupa Birliği’nin dijital altyapının güçlendirilmesi, ön-gönderim merkezinin inşası ve deniz güvenliğinin artırılması için 292 milyon eurodan fazla fon ayırdığı belirtiliyor. Bu kaynakların Kıbrıs’ın teknolojik ve altyapısal boşluklarını kapatmasına yardımcı olması bekleniyor.